Suda Koşmak
Son dönemlerimde büyük imgelerle kendimi gerçekleştirme üzerine kurduğum sayısız şeyler var zihnimde. Bulunduğum konumdan öteye geçerken, alışkanlıklarımın ve oluşabilecek yeni eğilimlerimin yavaştan değiştiğini hissediyorum elbet. Fakat ne oluyor? Düz giden çizgimin bir eğilme yaşadığı anlara yenik düşüyorum; hoyrat bir siyahın, sınırsızlık vaad eden bir mavinin ya da sarı, ölgün bir ışığın devinimine giriyorum usulca.
Yaşamın getirisi olan bir takım durumlar beni al aşağı ediyor. Bir insanı aramakla aramamak arasındaki heyecanımın nerelerde olduğunu bilmiyorum. İlk konuşma eğiliminde olan birisi de değilim artık. İmkansız görünen aşkların üzerine yazdığım yazıların da nerelerde olduğu bir boşluktan uçup gitmiş. Suçlamalar, anlayışsızlık, tedirginlik ve panik halleri yerini kıyıya çarpan sakin bir dalgaya bırakmış. Hayata karşı takındığım bu tavrın neden olduğunu biliyorum aslında. Sonrasında ortaya çıkan gençliğim, tam olarak kendimi anlamlandıramadığım olgular ve bir takım iç hesaplaşmaların sonucundaki ‘’ben’’.
Koşmak, suda koşmak istiyorum yalnızca...
Ocak,2019
Comments
0 comment